Advert Advert
  1. Haberler
  2. Siyaset
  3. Emperyalist işbirlikçiler!

Emperyalist işbirlikçiler!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Getting your Trinity Audio player ready...

Avustralyalı General #AngusCampbell, Afganistan’da 39 sivilin katledilmesine dair açıklama yapıp sözde #Günah çıkartıyor..
Campbell açıklamasında;
“Acemi askerler #Öldürmeye alışmaları için Afganistan’da tutsak 39 #Sivili kasten öldürdü.
Afganistan halkından,
Avustralya askerlerinin #Herhangi bir suçu için özür dilerim.” dedi…
“Sıradan herhangi bir olağan yanlış”dan söz ediyor katil başı…
☆▪☆

Aslında İsa’nın doğumuyla başlayan takvim çok da önemli değildir…
☆▪☆

İspanyol’lar bilmem ne tarihinde Amerika kıtasına geldiğinde, yerliler onları tanrı sandılar ve boyun eğdiler.
☆▪☆

Sonra İspanyollar;
Kahredici silahlarıyla onları katlettiler ve Amerika #Yerlilerinin kabileler arası husumetleri, İspanyolların çok işine yaradı.
İspanyol’lar yerlilere ”#Vahşiler” diyordu…
☆▪☆

Japonlar Çin’de katliamlar yaparken de durum aynıydı.
Çin derebeyleri, diğer dere beylerle husumetten dolayı Japon’lar ile işbirliği yapıyordu.
☆▪☆

Avrupa’da da durum aynıydı.
Romalılar Cermenleri ve Galyalıları;
(Bu günkü Hollanda ve Belçika) ”#Barbarlar” olarak tanımlıyor ve ülkelerini yağmalayıp katliamlar yapıyorlardı.
☆▪☆

Sonra;
Sonra ikinci Dünya savaşıyla beraber #ABD diye bir şey icad oldu ve ABD Dünyanın dört bir yanında zulmetmeye başladı.
Almanya,
Fransa,
Japonya,
İtalya,
Somali,
Vietnam,
Küba,
Kamboçya,
Gine Bissau,
Sudan,
Irak,
Suriye,
Afganistan;
Kısaca tüm Ortadoğu ve dünyanın her yerinde;
Say say bitmez yerlerde işkenceler,
#Zulümler,
katliamlar yaptı….
Aynen diğer işgalciler gibi gücünü hep #Yerliİşbirlikçi’lerden aldı….
Hep yerli oligarşi burjuvaziyi ve onun tetikçisi #Küçük burjuva lümpen takımını “Böl parçala yut politikası ile) kullandı.
Limon gibi sıkılıp posası bir kenara atıldı.
☆▪☆

Peki, benim ülkemde aynı şey oldu mu? İşbirlikçiler var mıydı?

Kurtuluş savaşında emperyalist işgalcilere #Osmanlı sülalesince peşkeş çekilerek yağma ve talan ettirilen ülkemiz;
Cumhuriyetin kurucu aklı ve mimarı
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümü,
1938’de yetim kalmamızla birlikte yeniden
İşbirlikçi oligarşinin eliyle #NATO’ya girerek emperyalizme uşaklığa sokulmuş ve yeniden yağma talan başlamıştır…
☆▪☆

Oysa ki;
Türkiye halkları;
Amerikan emperyalizminin dinci-mezhepçi, etnik-şovenist terör çeteleri ve sivil ve askeri darbeciler eliyle yürüttüğü silahlı saldırıya karşı kendini savunma hakkına sahiptir.
☆▪☆

Bu silahlı saldırıya karşı başarıyla direnmek, aynı şekilde saldırıya uğrayan başta Suriye olmak üzere komşu halklarla sağlam bir dayanışma kurmakla olur.
☆▪☆

Kendi ülkesinin bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve egemenliğini her şeyin üstünde tutan tüm vatandaşlarımız;
Suriye’nin,
Irak’ın,
İran’ın bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve egemenliğini de en üstün değer saymaktadır.
☆▪☆

Mezopotamya bölge halkları dil,
din,
mezhep,
inanç, etnik kimlik ayrımı olmadan AB ve Amerikan emperyalizme ve yerli #Oligarşik işbirlikçilerine karşı birleşmelidir.
Amerikan emperyalizmine dayanarak komşu halklara savaş açmaya kalkan bozguncular yenilgiye uğratılmalıdır.
☆▪☆

Amerikan emperyalizmi ve işbirlikçileri kesinlikle yenilecek, zafer Türkiye,
Suriye ve bütün bölge halklarının olacaktır.
Nasıl mı?
#Deniz Gezmiş,
#Mahir Çayan,
#İbrahim Kaypakkaya önderliğinde ki;
68’in anti-emperyalist ve devrimci gençliğinin Amerikan 6. Filo’sunun askerlerini denize döktüğünü unutmayalım…
☆▪☆

Amerikan askerlerini denize atmak,
Vietnam kasabı lakaplı Komer’in arabasını ODTÜ’de ters çevirip yakmak,
Emperyalizme karşı işçilerle birlikte mitingler düzenlemek ve çok daha fazlası…
Ve tüm bunları sarsılmaz bir kararlılıkla ve canını ortaya koyarak yapmak!
İşte 68 gençliğinin mücadelesi böyleydi.
Bu gün de bu meşale hala yanmakta…
☆▪☆

#Irkçılık ve #Kürt düşmanlığı yapmaktan,
Uyduruk hamasetlere sığınan;
Bugünün;
#Küçük burjuva lümpen takımı,
Oportünist dalkavukları,
#Pasifist sahtecileri,
dolandırıcıları,
düzenbazları gibi sabah akşam üst akıldan,
#Milliyetçilikten,
“Vatan-millet-sakaryadan”,
yabancı güçlerden bahsedip de hiçbir gün,
bunlara karşı kıçını oynatmayan tatlı su “Solcuları uluslulardan,
bunların adını koyamayanlardan değildi onlar…
Adlı adınca Amerikan emperyalizmine, #Siyonizme ve #NATO’ya karşı yiğitce savaştılar.
Bu mücadele uğruna;
İşkence gördüler,
Zindanlara atıldılar,
#İdam edildiler,
gencecik canlarını verdiler!..
☆▪☆

Ne yapılmalı?
Zulme karşı;
Demokratik Cumhuriyeti kurmak için örgütlü güç olmalı.
Halka “Aptal-Salak” demekten vazgeçerek sahip çıkmalı ve örgütlemeliyiz…
NATO zirvesinde
Türkiye’ye yeni roller verilmesi büyük bir başarı öyküsü olarak anlatılıyor.
Oysaki;
Bizim için ve halklarımız için utançtır!
Türkiye NATO’nun acil müdahale gücünün komutanlığını üstleniyor.
Yani emperyalizmin “Mızrak ucu” olmaya hazırlanıyor.
İstanbul Maslak’taki NATO üssü emperyalizmin kara güçleri için hazırlanıyor…
☆▪☆

Bu durum;
#Övünülecek şey değildir!
Utançtır!
Soros vaktiyle;
#Türkiye’nin en değerli ihraç malı #Askeridir!…” diyerek bu millete hakaret etmiştir.
Ancak ne yazık ki bu emperyalist para babasının hakareti yıllar yılı oligarşik işbirlikçi burjuvazinin temel siyasetinin ta kendisi olmuştur.
Züldür!
Asla kabul etmiyoruz!
☆▪☆

Sonuç olarak;
Bir kez daha bu halkın içinden çıkan, ayakları bu topraklara basan ama insanlığın evrensel eşitlik ve özgürlük mücadelesinin takipçisi yurtsever, aydın yazın emekçisi sanatçılar, devrimciler bu mücadelenin öncülüğünü yapacaktır.
☆▪☆

Bizler örgütlü halkın gücüyle bu göreve talibiz!
Halkımız 6. Filo’yu denize döken Deniz-Mahir ve İbo gibi gençleri hiçbir zaman unutmadı.
Bizler de;
Boynunda Amerikan #Liyakat madalyası taşıyanlardan değil yüreğin de ve mücadelesin de Deniz-Mahir-İbrahim’leri yaşatanlardanız!
☆▪☆

#Özgürlük!
Değişim,
dönüşümcüler merak etmesin;
Hızlı trene ilk bilet alanlar köylüler olacaktır.
Çünkü
#Hız arttıkça #Akıllar hantallaşıyor!
☆-▪☆

Çöken bir #Kapitalist sistemde;
Eğer ki;
Biz kendi irademizle bir yere gitmeyeceksek, tren bizi götürecektir.
☆▪☆

#Trenin içinde hareket etmek serbesttir!
Trenin içinde olmayınca durum değişir mi? değişmez.
Trenin dışındaki hareket de trene göre düzenlenmiştir.
☆▪☆

Ha!
Bu arada,
tüm bu olup bitenlerden sonra yine de;
#Trene bön bön bakmak da elbette ki serbesttir…

Emperyalist işbirlikçiler!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin