|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
Diyelim ki memursunuz ve salgın döneminde işe gidip Covid’e yakalandınız… Amirleriniz hakkınızda inceleme yapıyor, ‘Covid’e yakalanma gerekçelerinizi’ tespit edip, bu gerekçeleri yetersiz buluyorlar. Ve disiplin cezası alıyorsunuz…
Bartın Vali Yardımcısı Abdullah Akdaş’ın geçen ay kamu kurumlarına gönderdiği bir yazıda Covid’e yakalanan çalışana, ‘yakalanma gerekçesi’ yeterli görülmezse kurum amirlerince disiplin işlemi uygulanacağı belirtilmişti.
Kararın salgınla mücadele konusunda zaman zaman görülebilen bireysel sorumsuzlukları önlemek amacıyla alındığı yorumları yapılıyor. Ancak Vali Yardımcısı’nın aldığı karar, Bartın Valisi Sinan Güner tarafından kısa sürede geri çekildi.
Peki, geri adım atılmış dahi olsa böyle bir kararın alınmasının hukuki bir dayanağı var mı? Covid’e nerede yakalanıldığının ispat yükü çalışana mı aittir, işverene mi?
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Sancakdar.
“HUKUKA AYKIRI BİR KARAR”
Haberglobal.com.tr ‘ye konuşan Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Sancakdar, “Teorik olarak, sırf Covid-19’a yakalandı diye memura disiplin cezası verilmesine yönelik emrin; memurların “tedavi hakkı”nın anayasal ve yasal bir hak olması karşısında hukuka aykırı olduğu söylenebilir” diyor.
ÇALIŞAN BİLE İSTEYE İHLAL ETTİYSE DURUM FARKLI
Profesör Sancakdar, bir çalışanın Covid kurallarını bilerek, isteyerek ya da ağır kusuru nedeniyle ihlal ederek mesaisinde bulaşı artırdıysa, uygulanacak hükmün değişeceğini söylüyor.
“Memur, ağır kusuru nedeniyle kamu hizmetlerinde aksamaya neden olmuşsa, kişisel kusuru ile meydana gelen zarar arasında illiyet bağı varsa çalışanın disiplin sorumluluğu gündeme gelebilir” diyen Sancakdar, “Mesela Covid olduğunu bilmesine rağmen iş yerine gelmesi veya durumu gizleyerek bilgi verme yükümlülüğünü ihlal etmesi gibi” diye konuştu.
Çalışma Ekonomisi Doktoru Avukat Murat Özveri.
‘TAM TERSİNE İŞVEREN İSPATLAMALI’
Haberglobal.com.tr’ye konuşan Çalışma Ekonomisi Doktoru Avukat Murat Özveri de Sancakdar gibi Covid’e yakalanan çalışana bir de disiplin cezası verilmesinin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını söylüyor. Özveri, “Çalışan Covid’e yakalanmışsa, tam tersine bunun iş yeri ortamından kaynaklanmadığını işverenin ispat etmesi gerekir. İşçinin bir ispat yükü yoktur” dedi.
“Karantina altına alınmamış insanların topluluk ortamında mı bu virüsü aldıklarına yönelik bir fiili karine (işaret) var. Bu karinelerin aksini işveren ispat etmek zorunda” diyen Özveri, “Çalışan Covid’e iş yerinde yakalanmışsa ve bu bir iş kazasıdır” şeklinde konuştu.
“ÇALIŞAN İŞ MAHKEMESİNE BAŞVURMALI”
Özveri şöyle devam etti: “Umumi Hıfzısıhha Kanunu’nun 83. maddesinde karantinanın nerede, nasıl ve hangi koşullarda yapılabileceği detaylarıyla düzenlenmiştir. Kamu kurumu bu detaya uygun karantina uygulamak zorundadır. Gelir kaybını da gidermek zorundadır. Bunları yerine getirmeyen bir kamu kuruluşu, işçinin böyle bir salgın nedeniyle hastalanmasına dayanarak savunma istemesinin hiçbir hukuki dayanağı yoktur.”
Özveri ayrıca, işveren, çalışanın iş yeri dışında virüse yakalandığınoı ispat etse de bu durumun kendisine fesih hakkı doğurmayacağının, en fazla çalışanın tazminatını ödeyerek çıkarabileceğini altını çizdi.
Olası bir disiplin cezası durumunda çalışanın ne yapması gerektiğini sorduğumuz Özveri, şu bilgiyi verdi: “Çalışanın statüsüne göre değişir. İşçi statüsünde ise İş Mahkemesi’nde disiplin kurulu kararının iptali için dava açması gerekir. Fesih ise de işe iade davası açması gerekir.”