|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Avukat Ezgi Sağcan ve Avukat Volkan Berber, Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ifade verdi. İddia ise “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” şüphesiydi.
Avukat Ezgi Sağcan, 25 Temmuz 2020 tarihinde, Ayasofya’da verilen Cuma Hutbesi’nde Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetin kurucularını hedef alan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a tepki göstermişti.
Sağcan, Twitter hesabından “Ayasofya’da verilen Cuma hutbesi bize göstermiştir ki; gerici çevrelere verilen sözler iktidar tarafından bir bir tutulmaktadır. Diyanet İşleri Başkanı ‘nın Atatürk’ e lanet okuması bir dil sürçmesi değil planlanmış bir konuşmadır. Bu konuşma metninden, orada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da haberinin olduğu şüphesizdir. Cumhuriyet devrimine karşı çekilen bu kılıcın hedefinde şimdi de kadının medeni hakları vardır.” demişti.
SORUŞTURMA AÇILDI
Konu üzerine Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı’nca “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” iddiasıyla soruşturma başlatıldı. İfade veren Sağcan savunmasında, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak devletimin resmi rejimine yönelen her türlü tehdit ve saldırıya karşı meşru müdafaa hakkına sahibim” diye belirtti.
VAHDETTİN SÖZLERİNİ NASIL AÇIKLADI?
Öte yandan Sağcan’ın avukat ortağı Volkan Berber de 19 Ekim 2020’de yaptığı “Menzil Cemaati diye anılan oluşum bir terör örgütüdür. Mensupları devletin çeşitli kademelerine sızmaya çalışan teröristlerdir. Aksini iddia edenler de terör örgütü propagandası yapmaktadır” ve Atatürk’ün Vahdettin ile ilgili söylediği sözleri paylaşması nedeniyle ifadeye çağrıldı.
İfade veren Berber, “Hain Vahdettin ülkesini, milletini satarak bir İngiliz gemisiyle soysuzca kaçmıştır. Bu durum Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk adlı kitabında yukarıda geçen ifadelerle yer almaktadır” dedi.
“MENZİL TARİKATI İFADESİ KANUNA AYKIRI”
Avukat Berber, “Menzil Cemaati diye anılan oluşum bir terör örgütüdür” paylaşımı için ise Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasına ilişkin kanuna atıfta bulundu. Berber, Menzil tarikatı ifadesinin söz konusu kanuna aykırı olduğunu ve bu ibarenin halkın bir kesimini temsil etmek üzere kullanılamayacağını ifade etti.
Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması ve Unvanların Kaldırılması Kanunu yürürlükten kalkmadığına göre (Hdp teklifi verdi ama duruyor şimdilik), Menzil bir "din", tarikat da "halk" olmadığına göre Cumhuriyet Savcılarımız niçin soruşturmaya yer olmadığı kararı vermiyor? https://t.co/5efpeJSHNV
— Ezgi Sağcan (@EzgiSagcan) April 13, 2021
