Çocuk yaşta evde başlayan şiddet ve istismar bakımevinde devam etti

Getting your Trinity Audio player ready...

Babası cezaevine girdikten sonra annesinin şiddeti sonucu 8 yaşında gözünü kaybeden S.A. (20) kaldığı özel bakımevinde hasta bakıcının cinsel istismarına uğradığını ve bakımevinin olayı gizlemeye çalıştığını iddia etti. S.A.’nın şikayeti üzerine hasta bakıcı Kamuran Şahin, 7 kasım günü tutuklandı. Bakımevinin olayı kolluk kuvvetlerini haber vermediği iddiasının doğru olmadığını savunan Bakımevi müdürü Hojin Demirel, “İddialar gerçeği yansıtmamaktadır. S.A olayı bize anlattıktan sonra Kamuran Şahin’nin işine son verdik” dedi.

Bir gözü tamamen görmeyen, diğer gözü ise yüzde 40 görebilen ve yüzde 85 engelli raporu olan S.A (20), 5 kasım tarihinde kaldığı Özel Ulus Bakımevi’nin hasta bakıcı Kamuran Şahin, tarafından cinsel istismara uğradığını iddia etti. Olay günü S.A., yaşadıklarını anlattığı bakımevi görevlisinin durumu gizlemeye çalıştığını savundu. 7 kasım günü S.A’nın polise giderek şikayetçi olmasıyla Kamuran Şahin, tutuklandı. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 4 Aralık günü görülen duruşmada heyet, Şahin’nin tutukluluğunun devamına karar verdi. Ayrıca S.A’nın başka bir kuruma yerleştirildiği öğrenildi. S.A’nın avukatı Aydın Mantar ise bakımevinde çalışan görevlilerin olayı öğrendikten sonra polise haber vermediğini iddia ederek, haklarında suç duyurusunda bulunacağını belirtti. “S.A’nın beyanına göre gözlerinin görme ihtimali var” diyen Aydın Mantar, sözlerine şöyle devam etti: “Ama ameliyat olması gerekiyor. Ancak ameliyat parasını devletin karşılamadığını ve maliyetinin en az 27.000,00 Türk Lirası olacağı söyleniliyor. Haliyle ameliyat yapılamıyor. Bu konuda da S.A’ya yardım edilmelidir” diyerek yetkililere çağrıda bulundu. Özel Ulus Bakımevi müdürü Hojin Demirel, olayı polise bildirmeyerek gizledikleri iddiasının doğru olmadığını, S.A ile konuştuktan sonra K.Ş’nin işine son verdiklerini söyleyerek, “Bakımevine yöneltilen iddialar asılsızdır. Kadının beyanı esastır diye Kamuran Şahin’nin işine son verdik. Daha sonra savcılığa kamera kayıtlarını vererek, Bakanlığına da haber verdik. Kurum olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirdik” dedi.

ŞİDDET VE TACİZLE ÇOCUK YAŞTA TANIŞTI

Dağılan bir ailenin çocuğu olan S.A, şiddet ve istismarla çocuk yaşta tanıştı. 5 yaşındayken babasının cezaevine girdiği ve annesinin şiddetine maruz kaldığını anlatan S.A, “8 yaşındayken, annem gözümü şemsiyeyle çıkarttı. Annemden görmüş olduğum şiddet nedeniyle 10 yaşındayken öğretmenlerim yurda gönderilmemi sağladılar. Zihinsel ve bedensel engelliler bakımevlerinde kaldım” dedi. Bakımevinde aşadığı cinsel istismarın ilk olmadığını belirten S.A, “2014 yılında erkek kardeşim tarafından da cinsel istismara uğramıştım. Bu dava da hala Yargıtay’da devam ediyor. 2016 yılında ise ailemin yanına gitmek için yurttan kaçtım. Çaresiz kaldım, uzanacak bir yardım eli ararkan K.Y isimli bir erkek beni eve kilitleyerek cinsel istismarda bulundu. Evin camını kırarak bir site görevlisine sığındım. Onlarda beni geri yurda yolladı. Ne yazık ki beni eve kilitleyip cinsel istismarda bulunan adam beraat etti. Daha sonra savcının karara itiraz etmesiyle beraat kararı bozuldu. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılama yapılacak. 2020 yılında da kaldığım Ulus Bakımevi’nin hasta bakıcı tarafından cinsel istismara uğradım. Bana bunları yapan erkeklerin biran önce en ağır cezaları almasını istiyorum” ifadelerini kullandı.

Exit mobile version