Getting your Trinity Audio player ready... |
Dr. Elif Ece Adal
Sosyobilimsel konular, adı üstünde, hem bilimsel hem sosyal boyutları olan ve ahlaki ya da etik sorgulamalar içeren tartışmalı konulardır [1]. Üzerinde büyük tartışmaların halen sürdüğü nükleer santraller ve yıllardır çeşitli vesilelerle gündeme gelen genetiği değiştirilmiş organizmalar sosyobilimsel konulara örnek olarak verilebilir. Sosyobilimsel konuların sonuçları hepimizi etkilediği için, demokratik bir toplumda vatandaşların bu konularda sorumluluk alması ve kararlar vermesi gerekir [2].
Tüm dünyayı etkisi altına almış olan COVID-19 da sosyobilimsel bir konudur. Virüs bir kişiden başlayarak yayılmış ve pandemiye dönüşmüştür. Artık net bir şekilde görülmüştür ki her birimizin aldığı tedbirler hepimiz için anlam ifade etmektedir. Fakat sosyobilimsel konuların tartışmalı doğası gereği bir belirsizlik durumu da içerir ve bu pandemi sürecinde karar almayı ve alınan kararların uygulanmasını önemli ölçüde zorlaştıran da bu olmuştur. Belirsizlik koşulları, kişinin sonuçlardan emin olmadığı ve makul olasılık tahminleri bile yapamadığı durumlardır [3]. Bununla birlikte, belirsizlik birçok kararın temel unsurudur [4] ama belirsizlik durumlarını hafife alma ve bu belirsizliğin yansımalarının ne kadar karmaşık olabileceğini fark etmekte başarısız olma eğilimi yetişkinler arasında yaygındır [5]. Sosyobilimsel bir konu olan COVID-19 pandemisinde de yüksek bir belirsizlik durumu vardır ve karar vermek güçtür. Bununla birlikte özellikle pandeminin başlarında olduğu gibi zaman zaman adeta geçen her saat genel resmi değiştirdiğinden çok hızlı kararlar verilmesi ve insanların verilen kararlara hızlı bir şekilde uyması gerekir. COVID-19 pandemisi ile en çarpıcı yoldan milyonlarca insanın kendileri de dahil milyonlarca insanın hayatından sorumlu olduğunu daha iyi anlamaktayız.
Öyleyse bu kadar zorlayıcı koşullarda kişilerin bilinçli kararlar verebilmesini ne sağlar? Pandemi sürecinde hem siyasetçiler hem de vatandaşlar, insanların pandemiyle mücadelede en çok öne çıkan 3 temel kuralı (maske, mesafe ve temizlik) bile yeterince dikkate almadıklarından sık sık yakınmaktadırlar. Eksik olan ne ki, pandemiyle mücadelede bir türlü istediğimiz kadar başarılı olamıyoruz? Yanıtın merkezinde fen eğitimi var. Sosyobilimsel konularda bilinçli karar verebilme fen eğitiminin önemli bir konusudur ve Türk Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı’nda yaşam becerisi olarak sunulur. Eğitimciler, günlük yaşamdaki problemlerde ve sosyobilimsel konularda karar vermeye ilişkin olarak öğrencilerin bilimsel okuryazarlıklarını geliştirmesi gerektiğini söyler [6]. Bilimsel okuryazarlık bizim programımız da dahil olmak üzere pek çok fen programının nihai amacıdır [7]. Bu yüzden, insanların pandemi ile mücadele kurallarına uymayışından her yakınılışta aklınıza fen eğitimi ve fen eğitiminin nihai amacı olan bilimsel okuryazarlık gelsin. Eğer bir başarısızlık varsa ilk ve en önemli adım buralarda atılmıştır, başarısız olunmuştur. Şimdi ise daha büyük kitleler için bugüne kadar ülkece fen eğitimine nasıl bir önem atfedilmiş, gerçekte nasıl bir önem verilmiş; fen eğitimiyle ilgili neler yapılmış, neler kâğıtta kalmış, kâğıtta olmayan neler gerçek olmuş diye geriye dönüp bir gözden geçirme zamanı gelmiştir. Daha çok insan fen eğitiminde “ne olması gerekiyor ve ne oluyor” diye sormadıkça ve tespit ettikleri sorunlara bilimsel çözüm arayışı içinde olmadıkça, yakınmaktan öteye geçemeyiz.