Berat bey hesap sordu meydan okudu

Getting your Trinity Audio player ready...

Her hafta cuma günü Kanal 42 Televizyonunda yayınlanan Sümen Altı programının bu haftaki konuğu eski Başbakan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu oldu.

Gazeteciler M. Enes Turbil, Emre Özgül ve Bekir Akkaş’ın sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Berat Albayrak’ın istifa metnini yazış ve sunuş şekline tepki gösterdi.

Davutoğlu, “Ben, Cumhurbaşkanının yerinde olsaydım istifasını sunan bakanların istifasını kabul ederek, bu isimleri kapının önüne koyardım. Sayın Cumhurbaşkanının da böyle yapması gerekirdi. Kim olursa olsun istifayı şantaj olarak kullanan birini Cumhurbaşkanının bir dakika bile görevde tutmaması gerekir” dedi.

“BERAT ALBAYRAK AF İSTEMEDİ HESAP SORDU”

“Bir ilkokul öğretmeni olsaydım, Berat beyin yazdığı metni ilkokul öğrencisi yazsaydı diplomasını vermezdim. Böyle bir rezalet olamaz” diyen Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı ‘Eğitimde ve kültürde yol alamadık’ diyor. Nasıl alabilirler bu halde? Ekonomiye ha deyip getirdiğiniz bakanın daha Türkçe kullanabilme yeteneği yok” şeklinde konuştu.

Berat Albayrak’ın istifa şeklinin yüz karası bir durum olduğuna da değinen Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İstifa makama yapılır. Af talep edildiği söyleniyor. Af falan da talep etmiyor aslında Berat bey, hesap soruyor. Sitem ediyor. Sonumuz hayrolsun diyerek Berat bey, bir felaket bıraktığını dile getiriyor. ‘Bakalım siz ne yapacaksınız’ demek istiyor. Berat beyin bu mektubunda üstü kapalı bir meydan okuma var. Sonumuz hayrolsun, at izi it izine karıştı ifadesini Berat bey, bana veya başka kimseye söylemedi. Bunu Cumhurbaşkanına söylüyor. Kendi damadı da olsa Cumhurbaşkanının onurunu korumak bizim görevimizdir. Kendi damadı da olsa kimse Cumhurbaşkanına karşı böyle bir hakarette bulunamaz. Herkes istifa kalitesinin farkını gözetsin. Şimdi bizi eleştirenler bilsin. Arkamdan bir komplo çevrildi. Trol çeteleri harekete geçirildi. Her türlü iftiralar için her türlü şey yapıldı. Yurt dışından harekete geçirilenler oldu. Ben, tüm bunlara rağmen 1 hafta boyunca hiçbir açıklama yapmadım. Sayın Cumhurbaşkanı ile konuştum, baktım ki birlikte yol yürümemiz mümkün değil önce sayın Cumhurbaşkanına istifamı sundum, sonra da kamuoyuna açıklama yaptım. Devlet ahlakı, bunu gerektirir.”

CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMI İSTİSKAL EDİLECEK MAKAM DEĞİL!

Berat Albayrak’ın, Cumhurbaşkanına devlet adabına uygun bir istifa sunmadığını dile getiren Davutoğlu, “Türkiye, Berat beyin sesinden bir istifa ve af talebi duymadı. Sayın bakan, şu an meçhulde. Berat bey, çıkıp bu istifayı ben yapmadım dese, aksini kimse iddia edemez. Çünkü ispat, hiçbir yerde vücut etmedi. Peki dünya lideri olarak anılan Cumhurbaşkanının tavrı ne? Kendisine kim olursa olsun istifayı şantaj olarak kullanan birini bir dakika bile görevde tutmaması gerekir. Akşam istifa sunuldu mu, karar için 27 saat sonrası beklenilmez. Cumhurbaşkanının anında istifayı kabul etmesi ve istifa talebini sunan bakanları kapının önüne koyması gerekirdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa talebi de böyle değerlendirilmeliydi. Ben olsaydım, istifasını sunan bakanlara böyle bir muamele gösterirdim. En güvendiğim bakan da olsa böyle yapardım. Başka türlü liderlik yapılmaz. Bir bakan istifa sunarak ‘Aman bizi bırakma kampanyası ile’ başarıya ulaşırsa, ulaşıldı da ikinci bakan da aynı yolu denemeye kalkar, kalktı da. Cumhurbaşkanlığı makamı, istiskal edilecek bir makam değildir. Ayrıca özensiz de konuşulmaz. ‘At izi it izine karıştı’ demiş Berat bey. Ne demek bu? ‘Allah, sonumuzu hayreylesin’ de demiş Berat bey. Olayı bu noktaya getiren kim? Berat beyin cahilliği değil mi? Peki kabahat kimde? Berat beyi o göreve getiren Cumhurbaşkanında” dedi.

BAHÇELİ O GÜNKÜ VE BUGÜNKÜ YOLSUZLUKLARIN HESABINI SORMALI

Konuşmasının devamında MHP seçmenine seslenen Ahmet Davutoğlu, “Bahçeli’ye koalisyon görüşmeleri için gittiğimde saatini 17-25’e ayarlamıştı. MHP seçmeninin Bahçeli’ye ‘17-25, hükümete mi yoksa yolsuzluklara karşı mı yapılmış bir operasyondu’ diye sorması lazım. Cevap yolsuzluk ise sayın Bahçeli’nin o günkü ve bugünkü yolsuzlukların hesabını bir yerde sorması gerekir. Görünmeyen, hangi anlaşmaların yapıldığını bilmediğimiz bir iktidar ile karşı karşıyayız. 17-25 Aralık dosyalarının açılmasını isteyen Bahçeli şimdi susuyor. Çünkü AK Parti ve MHP arasında gerçekten çok gizemli bir ittifak var. Kendisi nerede? Devlet itibarını korumak bu mudur? Bahçeli, 17/25 Aralık’ı yolsuzluğa karşı operasyon olarak görüyordu” dedi.

“KANAL İSTANBUL PROJESİ KONUSUNDA CUMHURBAŞKANINI UYARDIM”

“Kanal İstanbul” üzerinden devlet projesine karşı çıktığı gerekçesiyle hakkında soruşturma açılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’na da destek çıkan Davutoğlu, şunları söyledi:

“Bir dakika, ne zamandan beri kutsal oldu Kanal İstanbul projesi. Bu proje İstanbul’ hakarettir. Kanal İstanbul Projesi İstanbul’a ihanettir. Bu projenin doğru olmadığını Başbakanlık yaptığım dönemde de sayın Cumhurbaşkanına söyledim. Sonrasında rapor da verdim. Başbakanlığım döneminde yine bu projedeki teminatları görene kadar bir adım atmayacağımı da kendilerine söyledim. İstanbul, bize Aziz bir emanet.”

Odatv.com

Exit mobile version