|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Mustafa TORUN(Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı)
Cafer KESKİN(Eğitimci-Yazar)
Türkü sevenler bilir..Neşet Ertaş Usta’nın ünlü bir türküsü var…
Ah yalan Dünyada yalan dünyada
Yalandan yüzüme gülen dünyada
Neye inanacağımızı şaşırdık..Korona Virüsü bile bu duruma şaşırmıştır..Gelelim güncel konumuza..
Sağlık Bakan Yardımcısı Sayın Şuayip BİNİCİ’ nin içinde bulunduğu bir ekip tarafından hazırlanıp “Journal 0f Population
Therapeutics &Clinical Pharmacology”dergisinin
(Covit-19)pandemik özel sayısında yayınlanan makalenin bilimsel içeriği ve hazırlanışı ile ilgili eleştiriler konusunda Sevgili Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr.Ümit KARTOĞLU’nun eleştirilerine aynen katılıyorum..
Ancak bu günkü soru kamuoyunda da tartışıldığı gibi,ŞUBAT 2020 de TARSUS MEDİCAL HASTAHANE’sinde 24 hastaya konulan COVİT-19 tanısı ve bu tanı sonrasında Sağlık Bakanlığından alınan tedavi protokolünün uygulanmaya başlaması ile Sağlık Bakanı Sayın KOCA’nın;” İlk olgunun 11Mart 2020 de tesbit edilmiştir.” açıklaması arasındaki çelişkiyi nasıl yorumlayabileceğimiz noktasında yoğunlaşmaktadır.
Eğer sözü edilen makale de, yazım hatası ya da bir yanlışlık olduğunu ileri süren “Sağlık Bakan Yardımcısı Sayın BİRİNCİ’ nin doğru söylediğini düşünebilirmiyiz?”
Saygın bir dergide yayınlanacak bilimsel bir makalede maddi hata yapmak bu kadar kolaymıdır?
Beş kişinin imzasını taşıyan bilimsel bir makalede biri değilse diğerlerinden birinin bu hatayı görmesi gerekmez mi?
Türk tıp camiasını uluslararası kurumlarında zorda bırakabilecek bir yayın farklı düşünmenin nedeni olabilir mi acaba?
Kamuoyunda Pandemi başlangıcı ile itibari çok yükselen,güvenirliliği artan, maalesef giderek bu güvenirliliğini kaybetme sürecinde olan SAYIN KOCA niçin üzülüyor? Bunu süreç gösterecek..
Son günlerde GATA Başhekim yardımcısının açıklamaları ile gündeme gelen ve 2003 den beri Sağlık Bakanlığı ile adı anılan MENZİL TARİKATININ yeni bir hamlesi olabilir mi bekleyip göreceğiz?
Sayın Bakan ve Yardımcısının vaka başlama tarihi konusunda gerçekten farklı düşünüyorlarsa artık bilmemiz gerekmez mi?
YÖNETİM KRİZİ artık her boyutta devam etmektedir.
Yönetim krizi bu türden çelişkileri iradesi dışında açığa vurur.
Hadi “Hayırlısı”diyelim.Devlet liyakat sahibi bürokratlar ile yönetilmediğinde sürece daha ne çıkmazlar ile karşılaşacağız göreceğiz..
Çok bilinen bir söz vardır..
Gerçeklerin ergeç ortaya çıkma gibi bir huyu vardır..
Sevgiler.
