|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Göreve geldiği günden beri Sayın Kılıçdaroğlu ve yakın çalışma arkadaşları konuşulan konu ne olursa olsun mutlaka CHP’nin geçmişini suçlamayı, gündemdeki dış sorunlarda da mutlaka Türkiye’yi sıkıntıya sokmayı adet haline getirmişlerdir. En son örnek de Milliyetçi İmam Hatipliler Derneği yönetici ve üyelerinin sorularına verdiği cevaplardır.
Din ve etnisite istismar edildiğinde dünyanın her yerinde büyük toplumsal çatışma ve savaşlara yol açmıştır. Avrupa’da yaşanan kanlı olaylardan ve aydınlanma devriminden sonra devlet işleri devlet adımlarına, din işleri din adamlarına bırakılarak önemli ölçüde sorun çözüme kavuşmuştur. Çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu Ortadoğu toplumları bunu başaramadığı için mezhep ve etnisite kavgaları, savaşları devam etmektedir.
Dünya’da halkının çoğunluğu Müslüman olan 57 devlet vardır. Bu 57 devlet içinde İslam ile Demokrasiyi bir arada yaşatabilen tek devlet Türkiye Cumhuriyeti’dir. Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının getirdiği ve halkın büyük çoğunluğunun benimsediği bu sistem sayesindedir ki Türkiye içten ve dıştaki bütün kışkırtmalara rağmen etnisite ve mezhep kavgalarına sürüklenememiştir. ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinin aklıselim devlet adamları bu özelliğiyle Türkiye’yi diğer 56 devlete rol model olarak göstermektedirler. Son dönemde Tunus ve Lübnan laiklik ilkesi olmadan huzur, kalkınma ve barışın sağlanamayacağı noktasına gelmişlerdir
Bugün Cumhurbaşkanı olan Sayın Recep Tayip Erdoğan 15 Eylül 2011 tarihinde Başbakan olarak Mısır’a ziyaretinde iktidarda olan Müslüman Kardeşlere şu öneride bulunmuştur:
“Laiklik din karşıtlığı değildir. Müslümanlar iktidarda olduğunda, Hıristiyanlar, Yahudiler ve ateistlere de eşit yurttaşlar olarak saygı göstermelidir. Laiklikten korkunuz olmasın.”
30 Eylül 2020, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu İmam Hatiplilere, toplumdaki kutuplaşmaya CHP’nin sebep olduğunu belirterek şöyle seslenmektedir:
“Başörtüsü konusunu Türkiye’nin temel sorunu haline getiren partilerden birisi CHP, kabul ederim. Ben CHP’yi eleştirmezsem size karşı samimi olmamış olurum. Kadının kılık kıyafetiyle erkeklerin uğraşması doğru değildir.”
Sayın Kılıçdaroğlu;
Başörtüsünü, İmam Hatipleri CHP hiçbir zaman sorun haline getirmedi. Başörtüsünü sorun haline getiren 12 Eylül askeri yönetimidir, istismarını yapan bugünkü dostunuz olan Saadet Partisi’nin anası Fazilet- Refah Partileri ve bugünkü iktidar partisidir. İmam Hatipleri arka bahçesi olarak gören onlar, “İktidara gelişimiz kanlı mı, kansız mı olacak” diyen bu günkü dostlarınız. Sivas’ta 37 insanımızı ateşe verenlerin, bir itfaiye aracı dahi göndermeyenlerin, “Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacaktır” naralarını atanların,15 Temmuz’da TBMM başta olmak üzere birçok kamu kurum ve kuruluşlarımızı, sivil vatandaşlarımızı bombalayarak 251 şehit, 2500 gazimize sebep olup muhafazakarlıktan geçinenlerin suçu yok mu?
Aynı görüşmede, “Milliyetçi muhafazakâr kesim ile CHP arasında mesafe doğmuş ise bunun sorumluluğu CHP’ye aittir” diyen Sayın Kılıçdaroğlu, kendisini milliyetçi diye tanımlayıp CHP İl Başkanlarını katledenleri suçsuz görüyor.
Her konuda partisini ve ülkesini suçlu göstermekle iktidara gelinemeyeceğine göre bu saldırıların nedeni ve kim için yapıldığı da açıklanmalıdır.
Yalnız şu bilinmelidir ki; CHP’sine, kurucularına atılan iftiralar, yapılan saldırılar kimden ve nereden gelirse gelsin mazlum milletleri ezen emperyalizme hizmet etmekten başka kimseye hizmet etmez. 02.10.2020
Yılmaz ATEŞ
Dönem Başkanvekili)
