Profesyonelleşen Siyaset Halkı Seçeneksiz Bırakıyor  

Getting your Trinity Audio player ready...

Ülkemizde profesyonelleşmiş siyasal kadrolar, himayeci siyasal pratiklerle çevrelerinde topladıkları yapılaşmamış kitlelerden ve eş dost akrabalardan oluşan parti kadrolarıyla yürütülen siyaset;

  • Siyaset yapmak için toplumun üretken dinamik ve başarılı kesimlerinin önünü kapatmaktadır,
  • Öte yandan başarısız olduğu kanıtlanmış bazı siyasilerin liderler tarafından her defasında korunarak yeniden seçilmeleri sağlanan parti yapıları oluşturulmuş,
  • Siyasal pratiklerde ikiyüzlülüğü içkin hale getirmiş,
  • Partiler yeni düşüncelere, halkın beklentilerine kapalı, yenilikçilikten uzak hale getirilmiş,
  • Partilerin, demokratik kimlikli yapıları olan, içinde başarıya dayalı kariyerlerin geliştirilebildiği, kadrolarını sürekli yenileyebilen biçimde gelişmesini engellemiş,
  • Partileri demokratik kitle örgütlerle ortaklık temelinde iş yapmayı içine sindiremez hale getirmiştir.

Doğal olarak, böyle süre gelen bir siyaset pratiği ve bunun oluşturduğu partiler halkı seçimlerde seçeneksiz bırakmakta, siyasete duyulan güveni azaltmaktadır. Halkımız bütün bu sorunlara ve engellere karşın, hoşgörülerini ve demokrasiden beklentilerini umutla sürdürmektedir.

Türkiye’de halk demokrasinin kendi yaşam tercihlerini uygulamaya geçirmesini, ülkeye dünya platformunda saygınlık kazandırmasını ve bunları gerçekleştirirken ülkeyi bunalımlara, maceralara sürüklemeyen bir sağduyuyu ve beceriyi gösterebilmesini beklemektedir.

Halk önümüzdeki seçimlerde bir partiye, başka bir parti iktidara gelmesin diye oy vermek istememektedir. Demokrasiye ne kadar içtenlikle inansa da günümüz partilerinin sunduğu seçenekler konusunda büyük bir düş kırıklığı içindedir. İçine sinerek oy verebileceği partilerin oluşmasının özlemini duymaktadır. Bu nedenle siyasi partiler kendilerine çeki düzen verme, demokrasiyi işletmek durumundadır. Aksi halde siyaset yeni oluşumlara gebe kalmak durumdadır.

Türkiye’de geçmişte yaşanan başarısızlıklarda önemli payları olan pek çok siyasetçi bu özlemi algılamakta ve bunu bir fırsat olarak değerlendirerek yeni partiler kurmaya çalışmaktadırlar. Ama bu partilerin kurulmasında izlenen yol ve kurucu olarak görev alan kadrolara bakınca, genellikle eski denenmiş siyasi partilerde başarısızlıkların sorumlusu oldukları, yeni partiler içinde kendilerini yenilikçi ve kurtarıcı olarak sunmaya çalışmaktadırlar. Böylece siyaset sahnesinin isimleri değişmemekte, eskisinden farklı isimlerle birliktelikler kurarak, yeni parti isimleri altında siyasal yaşamlarını uzatmaya çalışmaktadır. Bu yaklaşımlar mevcut partilerde de farklı biçimde yaşanmaktadır.

Burhanettin Yılmaz
Exit mobile version