Getting your Trinity Audio player ready... |
Başkanlık sistemine geçilen 24 Haziran 2018 tarihten itibaren, TBMM’nin varlığı ile 600 Milletvekilinin atıl durumda bir metruk binadan farkı kalmadı.
Yaptıkları tek iş, sarayın damgasını vurduğu torba yasaları onama görevini yaparak, adeta sarayın noteri görevini yapıyorlar…
Cumhurbaşkanı TBMM dışında torba yasa ile kanunlarda değişiklik yapıyor, vekiller biz neden buradayız demiyor.
CHP’nin bazı itirazları olsa da AKP ve MHP’nin meclis çoğunluğu olması nedeniyle, saraydan gelen jet hızıyla geçiyor.
Anayasa’ya karşı muvazaa
Yasaların çıkarılması sürecinde muhalefetin önerilerine iktidar kanadından çoğu kez “Bunu iletelim” denilse de yapılan tekliflerin asıl sahiplerinin milletvekilleri değil, Saray danışmanları olduğu gerçeğini aklı salim her vatandaş biliyor.
Açık konuşmak gerekirse, Meclis dışı mecralarda kanun yazımı yasama yetkisine el atma ve düpedüz egemenlik hakkına saldırıdır. Bu yöntem anayasaya karşı muvazaadır ve bu tekliflerin Cumhurbaşkanı talimatlarıyla, saray bürokratları ve bakanlıklar tarafından hazırlandıkları iktidar partisi milletvekillerinin, yalnızca imzaları ve oylarına ihtiyaç duyulduğunun bir göstergesidir. Durma böyle olunca bir zamanlar Abdullah Gül için Çankaya’nın Noteri söylemini akıllara getirerek, 600 Milletvekili Sarayın Noteri mi sorusunu akla getiriyor.