|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Yazılarımızda buram, buram Anadolu kokan o güzelim türkülerden birer örnek sunup, sizlerin beğenisine sunuyoruz.
Umarız seviyorsunuzdur. Şairimiz Bedri Rahmi Eyüboğlu, bakınız ne demiş?”
Ne zaman bir köy türküsü duysam,şairliğimden utanırım..”
Bilirsiniz Malatya’mızın yetiştirdiği büyük ustalarımızdan Fahri Kayahan’ın güzelim bir türküsü vardır;
‘’ÇİÇEKTEN HARMAN OLMAZ,YÂR DERDE DERMAN OLMAZ..
DARILMIŞ GÜLE BÜLBÜL ,
GELİP DALINA KONMAZ.” ‘
★
Ekonomi ve Pandemi, biliyorsunuz gündemimizi belirleyen iki önemli konu… Ekonomide İşsizlik, açlık, çaresizlik, dolar ve euro’nun birbiriyle yarışması… Geçen gün bir televizyon programında İyi Parti Genel başkan Yardımcısı Sayın “Aytunç ÇIRAY”, ilk defa dillendiriyorum; “MOROTORYUM İLAN EDİLEBİLİR” dedi.
★
MOROTORYUM: Bilindiği gibi bir devletin ‘’borçlarımı ödeyemiyorum, iflas ettim ilanıdır. ‘’
-Peki, Bu kadar mı kötüyüz?
-Öyle söyleniyor.
-Ne diyelim?
-Biz bilemiyoruz.
-Siz ne dersiniz acep?
★
Pandemi biliyorsunuz Mart 2020’de emekleme dönemindeydi. Haziran’da yürümeye, Ağustos sonlarında 100 metre yarışına başladı… Umarız MARATON’a başlamaz!
Ama bizden söylemesi, sonra başkasından duyup şaşırmayın! Başlayacak gibi gözüküyor… İktidar bu iki rüzgârın etkisine kapılmış, adeta
“Kapıldım gidiyorum gönlümün rüzgarına” şarkısını mırıldanıyor Gündemi Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlemiş, yola devam diyor
★
Muhalefet ise sanki bir tiyatro oyunu oynanıyor gibi adeta çözüm ve çare de kifayetsizlik oynuyor… Bu verilen rolūnde de pek de başarısız sayılmaz…
Onlarda bu rollerinde;
Esen rüzgâr “Gülü İncitir mi?
İncitirse yeni begonyalar bulur muyuz, sevdasındalar… Ekonomiye ve Pandemiye yönelik sadece salıdan- salıya durum tespiti yapmakla yetiniyorlar…
★
Artık herkes durum tespiti yapabiliyor, bir hekim gibi güzel tanılar koyabiliyorlar.
Tedavimi?
Bırakın kaderine modundalar…
★
Önemli olan ÇÖZÜM ÜRETEBİLMEK diye bağırsak da duymuyorlar.Duysalar da maalesef hava-cıva dostlar.. Bu hafta gündemi biliyorsunuz “Sabah kahvaltısı” belirledi… Cevap nazik gibi görünse de ürkütücüydü. Siyaset daha çok gelişecek. Siyaseti belirleme, gündem oluşturma ve farklı pencereler açmak gerekiyor. Sanki açılıyor gibi…
Siyaset elbette mezhep, etnik köken ve dar gruplar için yapılmamalı… Ancak herkesi eşit gören, bağnaz ve ırkçı yaklaşımlardan uzak, özgürlüğü ve demokrasiyi geliştirecek temelde yürütülebilmelidir.
Bu ilke gerçekleşebilir mi dersiniz?
Çok zor olsa da olanaksız değil…Üretim biçiminin gelişmesine paralel bir konu.. Elbette temel isteğimiz halkın kendisinin anayasal koşullarda, demokrasi ve özgürlük taleplerini belirleme yeteneğine kavuşabilmesidir.
★
O zaman tüm taşlar yerine oturur ve her şey daha güzel olur. Umudumuzu kaybedip, enseyi karartmak istemiyoruz… Sevgilerimizle… Ve yazımızın sonunu Ünlü şairimiz Enver Gökçe’nin şiirinden bir bölüm ile noktalıyoruz.
Ülkemiz Yoksul
Ülkemiz Fakir,
Ve İşçiler, Öğrenciler Düşer Yan yana
Düşer ya!
Vatanın Bir Yanı da Ölür!
*Uzm. Dr.MustafaTORUN
*Cafer KESKİN(Eğitimci-Yazar)
