Getting your Trinity Audio player ready... |
Ülkemizde mevcut siyasi partiler yasası devam ettikçe, siyaset yapmak çok zor… Bu gerçeği geçen hafta sonu, demokrasinin en fazla işlediği denilen CHP kurultayında açık açık gördük.
Parti içinde farklı seslerin yükseldiği, farklı renklerin olduğu halde, düşüncelerini, ideallerini ve ideolojilerini rafa kaldıran delegelerin, hayal denizinde yüzerek, belki Kılıçdaroğlu beni de listesine alır diye, ikinci bir adaya imza vermediler, verenlerden bazıları da belediye başkanların aş-iş baskılarıyla imzalarını çekmek zorunda kaldı.
Özellikle siyasetin ağır topları diye anılan, bazı eski ve mevcut milletvekilleri, eski il başkanları, medyada sürekli yer alan siyasilerin bir araya gelerek doğru strateji ile kurultaya yön veremediler. Birçoğu delegelerin geçmişte çizdiklerini bile bile Kılıçdaroğlu’nun 80 kişilik listesinde yer alarak sessiz kaldılar.
Burada, Kılıçdaroğlu ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftacıoğlu, belediye başkanlarını da yanlarına alarak istedikleri sonucu elde ettiler. Kılıçdaroğlu’nun 80 kişilik verdiği liste delegenin gazını almaktan başka bir şey değildi. Asıl liste, Kılıçtaroğlu’nun bilgisi dahilinde Kaftancıoğlu’nun 52 kişilik “iktidar hareketi” listesiydi.
Başka bir ayrıntı da Elâzığ Milletvekili Gürsel Erol’un listeyi çok yüksek bir oyla delmesi, bu durum fizik kurallarına aykırı bir durum. Bana inandırıcı gelmediği gibi, konuştuğumuz birçok insan da benim gibi düşünüyor.
Sonuç olarak, delegeler Kılıçdaroğlu’na biat ettiler, kaybettiler. Bu yaşananlardan ders alarak gelecek kongrelerde demokrasi mücadelesini doğru yapacaklar mı?
Bekleyip göreceğiz.