Getting your Trinity Audio player ready... |
Üzgün ve endişeliyim, neden mi? Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılışında Diyanet İşleri Başkanı, Atatürk’e lanet okudu! Ayasofya din siyasete alet edilerek Cumhuriyete, laik hukuka meydan okundu. Ne günlere geldik, endişelenmeyelim mi?
Ayasofya’nın Cami olarak açılışının 24 Temmuz’a denk getirilerek Cuma namazı kıldırması, masum bir rastlantı değildir. Bu tarih olsa olsa Lozan Antlaşmasına atfen yapılan bir göndermedir ve içinde birçok mesaj barındırmaktadır.
Bu mesaj açıkçası Atatürk Cumhuriyetine başkaldırı ve Neo Osmanlı’nın yol haritasıdır.
4+4+4 Eğitim sisteminin dönüştürülmesiyle başlayan ve16 Nisanda nokta koyularak değiştirilen rejime, gerekli tepkiler verilemediği için, bu gün Türkiye Cumhuriyeti Neo Osmanlı’nın İslam Cumhuriyeti’ne doğru yol almaktadır.
Bu Mustafa Kemal’e duyulan öfkenin dışa vurumudur. Açıkça Mustafa Kemal’in izlerini yok etmenin işaret fişeğidir.
İyi de bunları gerçekleştirenlere biz niye kızıyoruz ki? Peki, Atatürk’ün CHP’si neden kendi eserine sahip çıkamıyor?
Devrim yasaları ve Anadolu Aydınlanmasının uygulamaları tek tek yok edilirken CHP gereken tepkiyi verebildi mi? CHP, Sarı Öküzü verdiği gün teslim oldu. Biz CHP’lilerde sarı öküze sahip çıkamadığımız gün teslim olduk.
Peki, biz Atatürk’ün Cumhuriyetine sahip çıkamıyorsak o zaman, “bizim hedefimiz 2023” diyen karşı devrimcilerin İslam Cumhuriyeti hedeflerine doğru yol almalarına niye şaşırıyoruz ki?
Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Bu çok net, ancak hangi CHP ile? İşte önemli olan da bu sorunun yanıtının verilmesidir.
Bu son olayla ilgili CHP, hala aymazsa, tabi ki bizde bu aymazlıktan CHP’ni kurtaramazsak; Atatürk Cumhuriyeti hızla Neo Osmanlının İslam Cumhuriyetine dönüşecektir.
İşte onun için gelinen noktada üzülmek ve endişelenmek yerine üstümüze düşen görevi yerine getirmemiz gerekir.
İşte o görevde Atatürk Cumhuriyetine sahip çıkacak olan, Atatürk’ün CHP’sini yaratabilmektir. Peki, bu nasıl olacak?
Hannibal’ın dediği gibi, “Ya bir yol bulacak ya da yeni bir yol yapacak” Başka da bir yolu kalmadı.
Ersin Ertürk- Eskişehir- 25 Temmuz 2020