Kılıçdaroğlu: Erdoğan’ın bizzat kendisi 15 Temmuz’un bir numaralı siyasi ayağıdır

Getting your Trinity Audio player ready...

 

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM grup toplantısında konuştu.
15 Temmuz üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sert açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, “Bir de soruyorlar, siyasi ayağı kim diye. Bu atamaları yapan, bir numaralın siyasi ayaktır. Bunu anlamamak için beyinsiz olmak gerek. Marmaris’te niye saklandın? Çünkü sen darbenin olacağını biliyordun. Ne olur olmaz diye Marmaris’e gittin. Yaveri biliyor” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:

Adalet Ağaoğlu’na başsağlığı diliyoruz. Edebiyat dünyası her zaman ve her ortamda değerlidir.

Rize’de ve Artvin’deki selde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza da başsağlığı diliyoruz.

SAKARYA’DAKİ PATLAMA
Sakarya’da bir patlama oldu. 11 yılda 5 defa patlamanın olduğu fabrikada vatandaşlarımız hayatlarını kaybetti. Sonra enkaz başka bir yere kaldırılıyor.

Orada da 3 askerimiz şehit oluyor. Asıl beni üzen nokta şudur. Bu ülkede cumhurbaşkanı koltuğunda oturan zat, ölen işçilerin ailelerini değil, fabrikanın sahibini telefonla aramasıdır.

Bu devletin temelinde acı ve gözyaşı vardır. Bu makama oturan her zat onların hakkını gözetmek zorundadır. Bu fabrikada iş sağlığı ve güvenliği uzmanı olarak çalışan bir arkadaşımız var. Bu kardeşimiz, benim dediklerim olmuyor diye 5 gün önce işten ayrılıyor. Ama kendisi hapiste.

Biz hayatını kaybeden işçilerin hakkını ve hukukunu sonuna kadar koruyacağız. Varsın onlar lale devrinde yaşasınlar, saraylarda otursunlar. Bir emeğin değerini sarayda yaşayanlar biliyor mu? Onların yaptıklarının bedelini 83 milyon olarak biz ödüyoruz.

Sakaryalıların da vicdanına seslenmek istiyorum. Artık gerçekleri görmeniz lazım. Daha cenaze kalkmadan patronu arayıp geçmiş olsun diyorsun. MÜSİAD toplanıp hemen ziyafetler düzenliyor. Bunlarda ahlak ve vicdan yok. Adalet duygusunu terazide tartan vicdandır.

“AŞEVİ İÇİN TOPLANAN PARALARA BİLE EL KOYDULAR”

11 büyükşehir belediye başkanımızla bir toplantı yaptık. Bunlar 5 maske dağıtamazken bütün vatandaşlara maske dağıtmak için neler yaptıklarını dinledim. Onlar 24 saat durmadan çalıştılar. Saray’daki beyler aş evi için toplanan paraya bile el koyarken, onlar günün 24 saati çalıştılar. CHP gelirse yardım kesilir dediler. Ama baktılar ki daha fazla yardım yapılıyor. Herkese ön koşulsuz yardım yapılıyor. Saray zevatının ezberi bozuldu.

“50 BİN DOLARLIK ÇANTAYA OY VERİYORSUN”

Peki Şanlıurfalı ne yaptı? Bütün oyları ak partiye verdi, elektirikleri kesiliyor. Onlar nasıl olsa sen bana oy vereceksin diyorç Bunu saray sosyetesi diyor. Urfalı kardeşim o hanımının elindeki çantanın değerini biliyor musun? 50 bin dolar. Sen alın terinin değerine değil, 50 bin dolarlık çantaya oy veriyorsun Sonra da ağlaşıyorsun. Çözümü belli. Sandığa gidip oy vereceksin. Artık kanmaycaksın bu sefer sana oy vermiyorum diyeceksin. Göreceksin bu sefer onlar ayağına gelecek sen niye oy vermiyorsun diye.

“15 TEMMUZ RAPORU NEDEN 4 YILDIR YAYINLANMIYOR”

Bir Saray’ın bir de halkın 15 temmuzu var. Halkın 15 Temmuz’unda şehitlerimiz, gazilerimiz,sokağa çıkan yüz binler bedel ödeyenler, demokrasi sevdalıları var. O gün bedel ödeyenler için para toplandı. Eğer biz takip etmeseydik o paralar yok olacaktı. 250 bin şehit derneklerine verecekti Erdoğan. Kaddafi’den aldı Erdoğan…

Nerede bu paralar, niye vermiyorsunuz. TBMM’de araştırma komisyonu kuruldu. Grubu olan paritlerin milletvekilleri kuruldu ve darbe girişimi araştırıldı. Bu araştırma komisyonuna 2 kişinin gelmesini Erdoğan yasakladı. Birisi MİT Müsteşarı, diğer, Genelkurmay Başkanı. Bu isimlerin bilgi vermesini Erdoğan neden yasakladı? Failleri ortaya koyup bilgi alacağız. Milletin önüne atamayla gelmiş 2 kişiyi çıkartmadılar. 15 Temmuz’un perde arkası ortaya çıkmasın diye. Rapor çıktı, 4 yıldır neden yayınlanmıyor?

Hapiste olan gazeteci Müyesser Yıldız aslında 15 Temmuz’un perde arkasını araştırıyordu. Yakaldılar, hapse attılar. Araştırmasın diye… Daha önce siyasi ayağı bulunamadı demişti sayın Bahçeli. Çıkarmıyorsanız size destek vermiyorsunuz desene? Söyleyemez. Bunu ancak CHP söyler.

“KENDİSİ FETÖ’NÜN 1 NUMARALI SİYASİ AYAĞIDIR”

Sayın Bahçeli de söyledi “isyasi ayağı yok” diye. E koalisyon ortağısın, şart koş, FETÖ’nün siyasi ayağını çıkarmazsan ortaya, şehitlerin iki eli yakamızda ben söz verdim, siyasi ayağı ortaya çıkaracağım de, vermezseniz desteğinizi kesiyorum de. Söyleyebilir mi? Söyleyemez. Bunu anca CHP söyler. Erdoğan demiş ki, komik bir adam… Şüphe bulutları artık dağıtılmalıdır, Kılıçdaroğlu o gece kimlerle konuştuğunu anlatmalıdır demiş. Bütün kayıtlar duruyor, sen biliyorsun ben de biliyorum. Devlette zaten tüm konuşmalar. Kim kiminle neyi konuştu hepsini biliyorsun. E bunları açıkla kardeşim! Olmuyor, bu maya tutmuyor. Erdoğan, sen bizzat FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağıdır. Hiç kimse ne ufak bir şey söyleyemez.

Bunları devlete sen yerleştirdin. Devletteki bütün kadrolara yerleştirdin. Yetmedi bir de kanun çıkardın. Yargıtay’a atama yaptın. Devletin haremi hizmetini açtılar. Bir de soruyorlar, siyasi ayağı kim diye. Bu atamaları yapan, bir numaralın siyasi ayaktır. Bunu anlamamak için beyinsiz olmak gerek.

“MARMARİS’TE NİYE SAKLANDIN”

Marmaris’te niye saklandın? Çünkü sen darbenin olacağını biliyordun. Ne olur olmaz diye Marmaris’e gittin. Yaveri biliyor, fatura kime çıktı? Sözcü’ye… Vay efendim niye yazdın. E yazar, gazetecilik bu. Yazmasa suç zaten.

15 Temmuz’un Saray bölümü, Allah’ın lütfu olarak görmesiydi. 20 Temmuz OHAL yani sivil darbeyi yaptılar. Soruşturmalar açtılar, garibanların çoğu içerde, askeri öğrenciler içeride. FETÖ’nün şöyle bi önünden geçmiş herkes içeride. Parası olan dışarıda, dayısı olan dışarıda, damadı içeride kayınpeder dışarıda. Hele bir de Cumhrubaşkanının avukatını tutmuşsanız, savcı iddianame bile düzenlemiyor. Sen kendi avukatlarının mal varlıklarını araştırdın mı? Onların dolarlarını biliyor musun? Saray, 15 Temmuz darbe girişmi ve 20 Temmuz sivil darbe girişimi Saray’ı ayrı bir konuma taşıdı. Saray’ın gündemi ile halkın gündemi arasında siyah ile beyaz kadar fark var. Saray’ın 15 Temmuz’undan sonra Lale Devri başladı.

“ULAN FAKİRLER DİYEN ŞAHIS SARAY’I ÖRNEK ALIYOR”

Üniversiteyi bitirip Türkiye’de iş bulamadığı için yurt dışına gidenlerin dramını bunlar bilir mi? Bunlar millete haya kurmayı bile unutturdular. 2 yılda 2,5 milyon kişiye istihdam getireceğiz dediler, 3 milyon yeni işsizimiz oldu.

İstanbul Aksaray’da bir üst geçitte kendini asan bir vatandaş, beni korona virüs değil, çaresizlik ve sahipsizlik öldürdü dedi. Saray’ın böyle bir derdi yok. Bursa’da yaşayan 53 yaşında bir vatandaş elektriği kesildiği için solunum cihazı çalışmıyor ve hayatını kaybediyor.

Bütün bunlara rağmen vatandaşa IBAN numarası verdiler, bize para verin dediler. Geçen sosyal medyada AKP Şanlıurfa Gençlik Kolları Başkanı jakuzi keyfi yapıyor. Ulan fakirler beni rahatsız etmeyin diyor. Bunlar halkı değil, Saray’ı örnek alırlar.

“TEK BİLDİĞİ YEŞİL DOLARLAR”

“Ayasofya’nın yeniden camiye döndürülmesi bu kararlılığımızın sonucudur” diyor. Devlet yönetiminde ikiyüzlülük, riyakarlık olmaz. Samimiyet esastır. Hangi kararlılık? Bunun adı sahtekarlıktır. Ortada kahraman gibi geziyorsun.

İlk gündeme geldiğinde dedik ki bu Bakanlar Kurulu kararı, ikinci bir Bakanlar Kurulu’yla değiştirilir. Olur. Bunun adı ikiyüzlülük değil de nedir? Samimi olacaksın kardeşim. Çıkıp kararnameyi değiştirirsin. Bu kadar basit. Orada başka, burada başka oynuyorsun. Erdoğan bu konuların hiçbirinde samimi değil. Tek düşündüğü koltuğudur ve o koltuk için feda edemeyeceği hiçbir şey yoktur.

Erdoğan kendi tarihini bilmez. Erdoğan Kurtuluş Savaşı’nı bilmez. Dumlupınar’ı, Sakarya’yı bilmez. İstanbul’un işgalini bilmez. Erdoğan Düyûn-ı Umûmiye de bilmez. Erdoğan’ın tek bildiği yeşil dolarlardır!

Exit mobile version